Edebiyat Notları-3 Yusuf Atılgan

“Çağımızda geçmiş yüzyılların bilmediği, kısa ömürlü bir yaratık yaşıyor. Sinemadan çıkmış insan. Gördüğü film ona bir şeyler yapmış. Salt çıkarını düşünen kişi değil. İnsanlarla barışık. Onun büyük işler yapacağı umulur. Ama beş-on dakikada ölüyor. Sokak sinemadan çıkmayanlarla dolu; asık yüzleri, kayıtsızlıkları, sinsi yürüyüşleriyle onu aralarına alıyorlar, eritiyorlar.” Yusuf Atılgan/Aylak Adam

Özgün’le Film Ekimi için biletini aldığımız filmin tarihi tez savunmamdan bir gün önceye denk geldi. O akşam evde birkaç kez pratik yapmak yerine güzel bir sonbahar akşamı, herkesi evinden çıkarıp sinema salonunda toplayan festival filmine gitmek tatlı bir düşünceydi. Gittim. O sabah ablam tez savunmam için İstanbul’dan gelmişti. Haliyle, evde beni birkaç saat beklemiş oldu :). Açıkçası, evde beni bekleyen birinin olması güzel bir histi. Son servisle eve dönebilmek için filmden biraz erken çıktım. Sinemanın önü bomboştu ve hava biraz serinlemişti. Tunalı’dan çıkıp Tunus’a doğru kalabalıklaşan sokaklarda Atılgan’ın söylediği kadar asık suratlı kimseyi görmedim :), ama ben tam olarak “sinemadan çıkmış insanın” tebessümüyle, ellerim ceplerimde durağa kadar dünyanın güzel bir yer olduğunu düşünerek yürüdüm. İyi ki filme gittim dedim. Eve dönünce ablama ve ev arkadaşıma sunumun bir provasını yaptım. Ve sonra uyuduk. Sonbahar akşamı, Ankara ve film festivali, hepsi birlikte çok sıcak hissettirmişti. 

20.10.24 
Ankara/Türkiye

Comments

  1. İçimi ısıtan bir yazı oldu. İyi ki gitmişsin o gün :)

    ReplyDelete
    Replies
    1. Çok sevindim böyle bir duygu oluşturmasına 🌸 teşekkür ederim

      Delete

Post a Comment

Popular posts from this blog

Gökü Intro